Yıllar öncesinden gelen bir klonlama sevdası dünya genelinde rekabete dönüşmüş durumda. ABD’li, Koreli, ve Çin bilim adamları klonlama ve kopyalama konusunda yıllardır çalışmalar yapıyor. Ancak bu sefer ilk kez bir maymun klonlanarak dünya tarihine geçildi. Üstelik maymunların artık klonlanabiliyor olması, onların mantığında insanlığa giden pek çok kapıyı da aralamış oldu.
Maymunlar Nasıl Klonlandı?
Koyun Dolly‘i hepimiz hatırlıyoruz. İlk klonlama başarısından sonra koyunlar bitti ardından köpekler, midilliler ve pek çok memeli hayvan kopyalanarak bilim tarihine adeta yön verilmişti. Ancak memeli hayvanların DNA genetiklerindeki ortak pek çok yön bu duruma izin verirken, bir türlü maymunların kopyalanması başarılı olmuyordu.
Ancak Çinli bilim adamları ilk kez bir maymun fetüsünü iki kez klonlamayı başararak yeni bir maymun daha dünyaya getirdiler. Kullanılan yöntem Dolly’deki yöntemin aynı olmasına karşın, tek fark maymunlardan çekirdekler çıkartılarak, fetüsten alınan DNA’ya yerleştirildi ve ortaya çıkan diğer yumurtaları doğumun gerçekleşebilmesi için dişi maymunlara aktarıldı.
Yani aynı DNA ve geni taşıyan bir maymunun yapısı tamamen kopyalanarak başka bir maymuna yerleştirildi ve böylece maymunlarda ilk kez bir klonlama çalışması başarılı oldu.
127 Yumurta ve 79 Embriyo
Biz bu süreçleri kolayca satırlara dökerken, Çinli bilim adamları bu çalışma için 4 yıldır çalışıyormuş. Tüm bu kopyalama işlemleri için 127 adet yumurta ve 79 adet embriyo kullanılmış. Yani sonuç olarak yüzün üzerinde pek çok test yapıldı ve sonunda başarıldı. Bu sayede mRNA formu bir inhibitöre enjekte edilmiş ve embriyoyu oluşturan yapının gelişebilmesi için nakledilen embriyoların hamile kalma oranını da arttırmış oldular.
Şuanda klonlaması yapılan maymunun ve klonlanan maymunun da sağlık durumları gayet iyi olduğu gözlemleniyor. Ancak hatırlarsanız Dolly’de ilk zamanlar gayet sağlıklı bir şekilde hayatını sürdürürken, sonradan ani bir şekilde rahatsızlanarak ölmüştü. Şimdi aynı durum klonlanan maymunlar için de geçerli olabileceğinden, bilim adamları maymunları yakından takip ediyor.
İnsanlığa Giden Kapısı Nedir?
Biliyorsunuz; yıllardır inananlar ve inanmayanlar kavgası sürmeye devam ederken, kimisi insanlığın maymundan geldiğini, kimisi de böyle bir şeyin olmadığını savunup durdu. Herkesin inancı kendine tabii ki ancak maymunların genetiği yapısal olarak insanlara en çok benzeyen hayvan türevi olduğu için, bu başarı yurt dışında ‘insanlar da artık kopyalanabilecek’ inancının oluşmasına neden oldu.
Bundan sonraki aşamanın ne olacağı bilinmez ama bilim adamları insanları da kopyalayabilmek için bu işin ucunu kesinlikle bırakmayacaklardır. Zira Çin, ABD, Güney Kore, Kuzey Kore ve İsveçli bilim adamları bu mesele üzerinde yıllardır kafa patlatıyor ve deneyler gerçekleştiriyor.
Açıkçası bundan 10 sene sonra neler olur bilinmez ama, işler karışacak gibi..
