Hayatınız boyunca hiç Jinandromorfizm kelimesini duydunuz mu? Hayır cevaplarını duyar gibiyim fakat başlıkta yazan tanımın Bilim’deki karşılığını Jinandromorizm. Bir canlının hem erkek hemde dişi olabilme durumuna Jinandromorfizm ismini veriyoruz.
Yaşamımızı sürdürdüğümüz ve kendimiz için yarısını yok ettiğiimiz doğada, inanamayacağımız bir takım gerçekler mevcut. Bu olaylardan bir tanesi de az önce tanımını yaptığımız Jinandromorfizm olarak gösteriliyor. bedeninin yarısının erkek yarısının dişi olduğu canlılarara Jinandromorf diyoruz.
Jinandromorf canlılar, çift cinsiyetli değillerdir, bu canlılar hem erkek hemde dişi cinsel organlarına sahip olduklarından farklı bir duruma sahiptirler. Kısa bir deyiş ile vücutlarının her iki yarısı da farklı cinsiyetlere sahip.
Jinandromorfizm son olarak bir arıda keşfedildi. Bahsi geçen arının sağ tarafı dişi özelliklerini taşıyorken, sol tarafı ise tamamen erkek karakteristik özellikleri gösteriyor.
Bu arı nadir bir tür!
Jinandromorf Arıyı keşfeden ve ilk incelemelerde bulunan bilim insanı Erin Krichilsky, arının keşfedildiği dönemlerde Smithsonian Tropik Araştırma Enstitüsü’nde (STRI) araştırma görevlisi idi.
Smithsonian Tropik Araştırma Enstitüsü tesislerinde gerçekleştirdiği çalışma ile Jinandromorf arının nadir bir arı olduğunu ortaya koydu.
4 milimetre boyundaki Jinandromorf Arıyı keşfeden bilim insanı Krichilsky konu hakkında şunları söyledi:
“Daha önce gördüğüm hiçbir şeye benzemeyen, çok dikkat çekici bir canlıydı. Bu çok heyecan verici bir gündü” açıklamasını yaptı.
Gizemli böcek olarak nitelendirilen Jinandromorf Arı hakkındaki bulgular, yakın zaman içerisinde Journal of Hymenoptera Research dergisinde yer aldı. Yarısının erkek yarısının dişi olduğu görülen bu arı, Orta ve Güney Amerika’da çok sık görülmekte olan Megalopta amoena türü bal arıları ailesinin bir üyesi.
