Biohacking İle Bilim Kurgu Gerçeğe Dönüşüyor

Biohacking olarak bildiğimiz ve şimdiye kadar sadece filmlerde görmüş olduğumuz bilim kurgu senaryoları yavaş yavaş gerçeğe dönüşmeye başlıyor. Biohacking olarak adlandırılan sistem, insan vücudunun kapasitesini ve yeteneklerini arttırmak için çeşitli sinerji cihazlar ile etkileşime sokuluyor. Mantıken film senaryosu gibi geliyor ancak Biohacking artık yavaş yavaş insanlar arasında yaygınlaşmaya başlıyor. İşte Biohacking hakkında detaylar ve özellikler haberimizde.

Biohacking Nedir ?

Aslına bakarsanız cümlenin kendisinden de bir anlam çıkartmak mümkün. Temel anlamı ile biohacking, insan vücudundaki yetenekleri ve kabiliyetleri dışarıdan alınan sibernetik cihazlar ile entegre edilip değiştirildiği yöntem olarak adlandırılıyor. Başka bir tanım ile biohacking; kişinin medikal, besinsel ve elektronik tekniklerin bir birleşimini kullanarak kendi biyolojisini yönetmesini ifade ediyor. Bir diğer anlamı ile Biohacking vücut modifikasyonu olarak geçmektedir.

Aslında Hepsi Psikopat Konumda

Şimdiye kadar film senaryolarında ve oyunlarda görmeye alışık olduğumuz Biohacking kavramı, aslında bilim adamları tarafından uzun süredir üzerinde durulan bir projeydi. Geliştirilen bu proje kapsamında artık insanların beyin ile ilgilenen alt dalları neurohacking gibi pek çok dallar ayrılmaya başlandı. Ayrıca unutmadan Biohacking yöntemlerini uygulayan kişilere de “grinder” adı veriliyor. Bu kişilerin bir çoğu kendilerini transhümanizm, biopunk veya tekno-ilericilik akımı ile özdeştirmektedirler.

Biohacking alanında çalışma yapan isimler arasında en tanıdıklardan ikisi olan Britanyalı sibernetik profesörü ve Kaptan Cyborg lakaplı Kevin Warwick ve ABD’li Grindhouse Wetware isimli biyoteknik firmasının kurucu ortağı ve CIO’su Tim Cannon. Aslında bir çoğumuz sağdan soldan Biohacking kavramına aşinayız. Çünkü bu konu günümüze kadar pek çok dizi, film ve oyun senaryolarında karşımıza çıkmıştı.

Bu konuyu en çok işleyen yapımlar arasında şunlar bulunuyor;

• Matrix
• Robokop
• Crysis
• Deus Ex
• Metal Gear Rising: Revengeance
• Cyberpunk 2077

Biohacking İle Bilim Kurgu Gerçeğe Dönüşecek

Evet, başlığı yanlış okumadınız. Biohacking gibi yöntemlerin amacı, insanın sınırlarını aşarak “süper insan” veya başka bir deyiş ile “insan üstüne” ulaşabilmektir. Bunun ne kadar ulaşılabilir bir hedef olduğu tabii ki tartışılır. Ancak bu konuda çalışmalar epey bir gayretli ilerliyor. Şimdilik başarılan şeyler hayali kurulan şeylerin yanında çok ufak olmasına rağmen, bu konuda çalışmaların küçümsenemeyecek kadar da büyük olduğunu söyleyebiliriz.

“Biyometrik Dövmeler Kullanılmaya Başlandı Bile”

Biohacking konusunda en bilindik çalışmalardan birisi biyometrik dövme. Teksas merkezli Chaotic Moon firması bu konuda bir prototip hazırlamış. Askeri ve tıbbi alanda kullanılması beklenen biyometrik dövmeler, çeşitli elektromanyetik bileşenler ve iletken boyalar ile meydana geliyor. Biyometrik dövmeler sayesinde kolaylıkla insan vücuduna uygulanarak sağlıklı verilerin kolaylıkla takip edilmesi sağlanıyor. 

Ayrıca askeri alanda da havadaki zehirli gazları ve vücuttaki patojenleri tespit edip, askerlerin yaralı veya stresli olup olmadığı saptanabiliyor. Biohacking bizlere her ne kadar yeni ufuklar ve kapılar açsa da, her teknolojide olduğu gibi bu teknolojinin de “acaba kötüye kullanılır mı ?” soruları kafalarda uçuşuyor. Ancak bunu şimdiden konuşmak için çok erken. Filmlerde gördüğümüz o kötü insanların sistemi ele geçirip, dünyayı yok etme çabalarından bahsetmeyeceğiz elbette.

Giyilebilir Teknolojiler İle Biohacking Arasında Ne Gibi Farklar Var ?

Bu konuda dikkat etmemiz gereken hassas bir nokta bulunuyor. Giyilebilir teknoloji ve biohacking konusunda yapılan bazı çalışmalar birbirine karıştırılabiliyor. Örnek olarak biyometrik dövmeden bazı mecralarda giyilebilir teknoloji olarak söylenmiş. Ancak bunun bir biohacking ürünü olduğunu söylememizde fayda var. Çünkü biyometrik dövme herhangi bir giyilebilir cihaz ile rahatlıkla çıkartılabilen bir şey değildir.

Hatırlayacak olursanız, Call of Duty: Black Ops 3‘teki gibi bir dış iskelet sistemi giyilebilir teknolojidir. Çünkü sinir sistemi ile ilgili hiçbir bağlantısı bulunmamaktadır. Biohacking de ise vücuda tamamen etki eden bir madde veya işlem bulunmaktadır.